Meme hastalıkların birçoğunun teşhisi elle muayene, mamografi veya diğer görüntüleme yöntemleri ile yapılabilmektedir. Ancak meme oluşan lezyonların iyi huylu yada kötü huylu olup olmadığın tespitinde ultrason rehberliğindeki biyopsi işlemenin büyük önemi vardır. Bu işlem doğruluk oranı yüksek bir metot olduğu için meme biyopsilerinde yoğun bir şekilde kullanılmaktadır.
Ultrasonografi ile meme biyopsisi ince iğne, kalın iğne veya vakumlu olarak yapılmaktadır. Bu işlem ele gelmeyen, ancak ultrasonla tespit edilebilecek değişikliklerin tespitinde kullanılır. Doktor, ele gelen lezyonların biyopsisinin de ultrason ile yapılmasını isteyebilir.
Hastanın işlemden üç gün önce alıyorsa aspirin veya kan sulandırıcı gibi ilaçları bırakması gerekir. Daha sonra hasta sırtüstü ve hafifçe yana yatar. Ultrason probu ile lezyonun yeri bulunur ve ardından bu alana ince bir iğne ile lokal anestezi uygulanır. Daha sonra aynı yerden biyopsi iğnesi girerek şüpheli bölgeden üç veya dört örnek alır. Lezyon tamamen çıkarılmışsa, gerektiğinde yerinin tekrar bulunması için yerine bir cerrahi klip bırakılır.
Biyopsi işlemi esnasında hasta uyanıktır. Sadece memede uyuşukluk olur. Bu nedenle hasta hiçbir ağrı veya rahatsızlık hissetmez. Yaklaşık yarım saat süren bu işlem sonrası işlem iğnenin girdiği yere baskı ve soğuk uygulanır.
Memeden alınan doku örnekleri ise patolojiye gönderir. Hasta biyopsi sonrası günlük normal hayatına dönebilir.